İddia ediyorum bir sosyolog sadece düğünlere giderek; toplumsal psikolojiye dair derin çözümlemeler yapabilir:) Bu çalışmamızda sadece düğün
saksılarını inceliyoruz. Neyse ki sezon yeni başlıyor..
1- Gelinin
annesi ve damadın babası: Gelin ve damadın yaptığı ilk dans
sonrasında; adettendir; damat kayınvalidesini; gelin ise kayın pederini dansa
kaldırır. Bu durumda saf dışı bırakılan gelinin babası ve damadın annesi sahnenin kenarında korkuluk gibi kalır.
2- Son iğne
tutucuları: Takı törenleri son
dönemde epey modernize hale geldi. Gelin ve damatın sahnenin ortasında saksı
gibi durup; ‘’bize takacak yok mu’’ diye beklediği takı törenleri nin yerine; çiftlerin masa
masa gezdiği törenler geldiyse de; halen bu adetin uygulandığı geleneksel
düğünlere rastlamak mümkün. Bu tür
törenlerde son derece elzem bir görev vardır:’’iğne tutuculuğu’’. Taşıdığı önem açısından nişan törenlerindeki
tepsi tutucularıyla kapışırlar. Bu kişiler genellikle gelin ve damatın açık
gözlü, uyanık; hafızası kuvvetli dişi
akrabaları arasından seçilir. Gelen takıları gelin ve damatın üzerine takmak
için gereken iğneleri tutarlar. Aslında bu işin bahanesidir. Asıl amaç; takılar
doğru kişiye takıldı mı, kim çeyrek; kim yarım taktı gibi konuları beyne
kaydetmetir.
3- Kendini görüntü yönetmeni sanan kameramanlar: Bir düğünde; gelinden daha kaprisli biri varsa o da
kameramandır. Fırsat verilse hepsi birer Hitchkok’tur ama kader onları bir
düğün kameramanı yapmıştır. Kullandıkları en öndemli teknik; pasta kesilirken ve takılar takılırken
kamerayı zoomlamaktır.Özellikle takıları zoomlama görevi düğün evi tarafından
tembih edilmiş arşivsel bir çalışmadır.
4- Gelin
arabasınının şöförü : Sadece arabayı kullanmakla kalmaz. Gelin çiçeğini evden
almak; arabayı süsletmek; kuaförden birilerinin alınması; otogardan misafir
karşılanması gibi tüm ayak işlerine sizi koştururlar. Kız tarafının
akrabalarından birine yazılıyorsanız; şansınızı çok artıracak bir görevdir. Hem göz önünde bulunur; hem de büyüklerin
‘’ay pek efendi çocuk’’ gibi övgülerini toplarsınız.
5- Gelinliğin
kuyruğunu taşıyan nedimeler: Psikolojik işkencede son noktadır. Bir insan
neden en önemli gününde ; başkasının yardımı olmadan hareket edemeyeceği bir
elbise giyer ki.. Ve bir elbiseyi taşımak için neden minimum 2 kişi gerekir.
İşte bunlar hep trend..Ve trendlerin mantığı olmaz..
6- Küçük
kardeşin düğününde bekar abi ya da ablalar: Gelin masasındaki
vazo olun daha iyi.. Sizden küçük kardeşiniz ; daha erken evlenmeye karar
verdiyse; ya o düğüne engel olun ya da o düğüne götürebileceğiniz bir nişanlı
bulun. Yoksa bütün gece; ‘’küçük hızlı çıktı (sanki araba yarışı)’’,
‘’abisinin/ ablasının önüne geçti’’, ‘’ seneye yaza da seninkini yaparız
artık’’ gibi saçmalıklarla uğraşırsınız.
7- Damatlar: Her ne kadar baş rolde görünse
de düğünlerdeki en büyük saksılar damatlardır.
Bir kere fena halde gelinin gölgesinde kalırlar. Altında kot pantolonu,
üstünde t shirtüyle gezen o sade kız birden bire masallardaki prenseslere
dönüşürler. Kabarık gelinlikler; bazen aşırıya kaçan makyajla gecenin yıldızı
onlardır. Damatlar siyah takımlarıyla ancak gelinin yanındaki yardımcı erkek
oyuncu oscarına adaydırlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder