Güney Afrika'ya saatler kala..

Kırışıklık önleyicilerin, yaşlanma geciktiricilerin, cilt parlatıcıların, kirpik dolgunlaştırıcıların ve bunun gibi alkolün olmadığı durumlarda bir kadını güzel göstermeye yarayan alternatif çözümlerin satışına bir haftalığına ara veriyorum. Beyler, bu hafta bol votka tüketin çünkü etrafınızda rimelsiz, fondötensiz kadınlar göreceksiniz!! Önümüzdeki hafta boyunca hemcinslerimi güzelleştirmek yerine; tamamen kendi kafamı güzelleştirmeye odaklanıyorum, zira yarın gideceğim ülkenin çok güzel ve ekonomik şarapları olduğunu öğrendim.  Daha önce 2 kez ertelenen Güney Afrika seyahatimize nihayet yarın başlıyoruz. Gonca’yla son bir haftadır görüşmüyoruz çünkü  beraber geçireceğimiz 9 günün sonunda birbirimizi aslanların önüne atmak ve National Geographic belgeseli olmak istemiyoruz.

Güney Afrika’da ne yenir; ne içilir, nereler gezilir araştırması yaparken; Afrika ile ilgili tarihi ve sosyal bilgilere göz attım. Her ne kadar Afrika kıtasının en makyajlı ülkesine gidiyor olsak da, aşağıda dikkatimi çeken ve açıkçası tatil heyecanımın üstüne az biraz limon sıkan bir kaç bilgiyi paylaştım. Önümüzdeki hafta boyunca, kuzeyden gelmiş, beyaz tenli, beyaz yakalı oryantalist turistler gibi; ziyaretçilerden folloş olmuş aslan, kaplanlara bakıp; geleneksel kıyafetler giymiş birkaç yerliyle fotoğraflarımızı instagrama koyacağız. Gittiğimiz kıtanın; tarihteki en büyük katliam ve sömürülere maruz kalmışlığını düşünmeden..

·        *  Latince Afrika’nın kelime anlamı ‘’güneşli’’ demek.

·        *  Şeytan (Lucifer); Tanrı’ya başkaldırıp lanetlendikten  sonra dünya üzerinde atıldığı yer Afrika

·        *  Müslüman ülkelerde yaygın olan ve kadına yönelik şiddetin en acıması örneği kadın sünnetine rağmen; Afrika’daki yerli kabilelerin çoğu anaerkil.

·         * Tüm Afrika kıtasında konuşulan yaklaşık 1500 farklı dil var.

·         * Avrupa devletlerince sömürge yapılamamış tek ülke:Etiyopya.

·         * 15-19. yüzyıllar arasında Afrika’dan Amerika’ya 7-12 milyon yerli köle olarak getirilmiş.

·        *  Afrika’da 28 ülkede şimdiye kadar 128 milyon kadın sünnet edilmiş. Mısır ve Etiyopya’da her yıl yaklaşık 3 milyon kadın, sünnete maruz bırakılmakta.

·         * Nijer’de erkekler 30 avro ödeyerek evlenebiliyor, evin erkeği ikinci, üçüncü, hatta dördüncü evliliğini yapabiliyor.

·        *  Erdoğan; Afrika ile ticaret hacmini 2015’de  50 milyar dolara çıkartmayı hedefliyor

·         * Kıtada Fethullah Gülen’in 40 kadar okulu  yer alıyor

·        *  Afrikalı yerlilerin günde 30 cent’e tüm gün çalıştırıldığı Sierra Leone’de sadece 1937’den 1996’ya kadar, değeri 15 milyar doları geçen elmasın Avrupa’ya sevkiyatı yapıldı. En büyük insanlık kıyımını ise De Beers firması yaptı. (http://www.diamondboycott.com/ sitesinden kanlı elmas ticaretine karşı imza verebilirsiniz)

Vazgeçilmez Feysbuk Profilleri

Bu sıralar, tüketici araştırmaları ve alışverişçi raporlarıyla fazlaca uğraştığımdan, ne gezdiğim yerleri yazasım var; ne yediğim içtiğimi anlatasım.. İşimin etkisinden kendimi kurtaramadım, ben de kendi çapımda pazar araştırması yaptım. Tamamen kalitatif olan bu çalışmada, Feysbuk listemdeki profilleri mercek altına aldım. Mesleki dezenformasyon dedikleri bu olsa gerek.

Güzel çizimleriyle yazıyı okunur kılan güzel arkadaşım Dr. Baran Dalga'ya teşekkür ediyorum.. Biz O'nun sadece hastaları bayılttığını zannederdik; fena halde yanılmışız :)

grup 1- yeni anneler:  Bu grup yeni anne olmuş , çocuğunu uyuttuğu gibi bilgisayarın başına oturan ve bebeğinin her anını bir film gibi paylaşan kadınlardan oluşur. Sanki sadece onun çocuğuna has bir başarıymış gibi;  uyurken, gülerken,mama yerken ve insani diğer tüm ihtiyaçlarını giderirken çektiği fotoğraflarını koyar. Doğumda aldıkları kiloları kamufle etmek için, bu fotoğraflarda  anneler sadece kafalarıyla yer alırlar. Bu grup masum görünmesine karşın; zaman zaman tehlikeli olabilir. Öyle ki paylaşılan fotoğraflardan bayılıp, tüm çocuklardan soğumanız muhtemeldir.

grup 2-hesap verenler: Bu kullanıcı grubu feysbuku; sadece nerede olduğunu; ne yaptığını, ne gördüğünü, ne yediğini paylaşmak için kullanır. Yani bir nevi listesindeki herkese hesap verir.Özellikle hava alanında check in yapmak son derece popülerdir. Vapur iskelesinden, piknik alanına kadar her yerde check in yapanlar vardır da; bunlar arasında en unutamadığım manikürcüde check in yapan bir arkadaş olmuştu. Kendisini alkışlıyorum ve tırnaklarıyla ilgili yeni haberleri heyecanla bekliyorum.

grup 3- sanal çapkınlar: Tahmin edeceğiniz üzere bu gruptaki kardeşlerimiz, sanal dünyayı karşı cinsle münasebet kurmak için kullanır. Ruh eşini arayan da vardır, yatak arkadaşı arayan da; listede karsı cinsten olan arkadaşlarının sayısını artırmak için uğraşan bile olabilir (sonuçta daha  cool duruyor). Zannedildiğinin aksine bu grup sadece erkeklerden oluşmaz. Grubun yarısından fazlası kadındır. Bu gruptaki arkadaşlar; kullandıkları sanal yöntemler açısından ikiye ayrılır:

a) Pragmatik sanal çapkınlar: Bu gruptaki arkadaşların her biri birer  CIA ajanı gibi çalışır. Listesindeki arkadaşlarının arkadaşlarını tarar ve ön bir liste oluştururlar. Açık profillerden aynı şehirde olanı ve sevgilisi olmayanı filtreler. Sonrasında asıl arkadaşla iletişim kurarlar. Yani mesela; 14 yıldır görmediğiniz ; ilkokul arkadaşınız durup dururken size hal hatır sormaya başladıysa, bilin ki listenizdeki bir kızı/erkeği gözüne kestirmiştir.

b) Delikanlı sanal çapkınlar: Bu arkadaşları seviyoruz; bir kere adı üstünde delikanlılar. Öyle aracı falan koymadan lokasyonu nedir, sevgilisi var mı diye sorup soruşturmadan bodoslama yazarlar. Çoğunlukla gönderilen bir  iletiyi, paylaşılan bir fotoğrafı like ederek başlarlar. Comment yazacak kadar cüretkar olanlar da vardır tabi.

grup 4-entel dantel olanlar:  Hayatı boyunca hiçbir   gazeteyi takip etmemiş; hayatında okuduğu kitap sayısı 10’u geçmeyen ; ama sanat, edebiyat ve siyaset üstüne her konuda ahkam kesen kullanıcı profilidir.  Sanal alem ne de olsa, kimsenin kaynakça sorduğu ettiği yok. Bol keseden salla gitsin. Her Yılmaz Özdil okuyan bu gruptan değildir ama bu profildeki her kullanıcı en az 1 Yılmaz  Özdil yazısı paylaşmıştır. Bu grubun kadın olanları Can Dündar’ın yazılarını da sıklıkla paylaşır. Nazım Himket ve Can Yücel şiirleri de bu grup için en önemli malzemelerdendir. Solcu olmak farz ve hükumete saydırmak vaciptir.

Grup 5 layk laykcılar: Bu arkadaşlar anlayacağınız üzere uçanı kaçanı layk ederler. Kendilerini ifade etmek için kullandıkları tek yöntem budur. Çoğunun temkinli insanlar olduğunu tahmin ediyorum. Herhangi bir comment yazmaya ya da herhangi bir şey paylaşamaya cesaretleri yoktur. İleride bir gün paylaştıkları bilgilerin istihbarat örgütleri tarafından kullanılacağını düşünen paranoyak arkadaşlar da bu gruptadır. Ama sanal dünyadan dışlanmamak için her şeyi layk ederler.

Grup 6- kamyoncular: Bu grup feysbukun en arabesk profillerinden oluşur. Kamyon arkasındaki yazılar ayarında yazılar paylaşırlar. Arka fonda çiçek-kalp ve gözyasinin olduğu resimler kullanılır. üKırmızı gül üstünde çiğ tanelerinin olduğu fonlar en yaygın olanlarıdır. Üstünde ise her biri en damarından agır tonda yazılar yer alır sanki edebi birer şahesermişçesine. Çoğunlukla hayatta yenen kazıklardan, parayla saadet olmayacağından;delikanlılığın öldüğünden bahseder. Valla örnek bulayım diye feysbukumu açtım; direk çıktı karşıma:

Grup 7- tagtagcilar: Aman dikkat: tüm gruplar arasındaki en tehlikeli olanıdır. Bu gruptan insanların arkadaşıysanız, çekilen bütün fotoğraflarda güzel çıkmak zorundasınız. Çünkü acımasızca TAGlenebilirsiniz. Tagtagci arkadasın  güzel çıkması yeterlidir  fotoğrafın 13 saniye içinde  sanal alemde paylaşılması için. Sizin kaşınız yamuk çıkmış, ağzınızda yemek varmış, burnunuz akıyormuş falan affetmezler, anında taglerler..

Grup 8 - kandırıkçılar: Bu arkadaş grubunun buyuk çoğunluğu kadındır. Profilde öyle fotoğraflarını paylaşırlar ki nutkunuz tutulur, rüyalarınızı süsler.  1.55 boyundaki; 65 kilo; sivilceli nice kadınların, feysbukta iç güzellikleri dışına da vurur; instagramın mucizevi dokunuşlarıyla birer top modele dönüşür. Temkinli olmak lazım.